Yaseminlerin dışarı sarktığı bahçe duvarının hemen arkasında toz toprak içinde, misketlerini açtıkları küçük çukura yuvarlayan çocuklardan biri olmak isterdim yine. Çocuk olmayı istemek; hayal kurmayı yeniden öğrenmeyi istemek demektir. Çocuk olmayı istemek; enflasyon, şiddet, adaletsizlik kavramlarını, hırsları yok eden güçlere sahip olmayı istemektir; evreni sıfırdan, saf ve temiz yeniden başlatmak umududur.



Yere uzanıp, çenem toprağa yakın, tek gözüm kapalı, sağ elimin baş parmağıyla kıvrılmış işaret parmağım arasına sıkıştırdığım misketi fırlatıp, puf diye yok etmeyi dilerdim şu tepenin ardına saklanıp insanlığı ateşe boğan canavarları. Yok, aslında sadece diğer misketi vurmaksa amacım; ıskalarsam üzülmeyi, sonraki atışa hazırlanmayı, sadece bakkaldan çeyrek ekmek arası yaz helvası almayı hayal ederek gün batımını fark etmemeyi isterdim. Ne bilirdik ki nasıl bir dünyadır bizi bekleyen; ne bilirdik gelecek kaygısını? Büyüdüm de ne oldu ki; hırsların, kavgaların arasına düşüverdim. Ne bilirdik ki yaşamın sadece misketlerle, mahalleye gelen şeker macuncunun eğri büğrü tahtalara sarıp uzattığı renkli şekerlerden ibaret olmadığını?



Varsa cebinde bir sapan, öbür cebinde misketler ya da gazoz kapakları ve elinde biraz bozukluktan ibaret harçlığın, en büyük sensin; yeni otoban açılmış, yeni projeler için basın toplantıları varmış, meclisin sıraları üstünden adamlar birbirine saldırmış, aşağıda bir yerlerde savaş bile çıkmış; bana ne? Ne rüşveti vardır mahalle maçının, ne de önemlidir borsadaki kâğıtlar. Amerikan uçak gemisinin Hürmüz boğazına gitmesi, Somali açıklarındaki korsan saldırısı; bana ne?



"Ama gerçekler" diyeceksiniz, kimin gerçeği; sizinki mi, benimki mi? Ben mi topladım sizi şehirlere, ben mi dedim fütursuzca çoğalın, birbirinizin boğazını sıkın diye? Ben mi verdim en zengine bütün kaynakların %80'ini; kaptırmasaydınız. Silahlanmaya en büyük kaynağı ben mi ayırdım bütçeden, ben mi dağıttım herkesin beline taktığı tabancayı? Torpil dedikleri benim bayramlarda patlattığım sonra da koşarak duvarın arkasına saklandığım eğlenceydi. Ahmet amcanın büyük oğlunu torpille işe soktuğunu söylediler, anlamadım! Ben saklanırken birşeyler olmuş demek ki dış dünyada.



Yaseminlerin dışarı sarktığı bahçe duvarının hemen arkasında toz toprak içinde, misketlerini açtıkları küçük çukura yuvarlayan çocuklardan biri olmak isterdim yine. Çocuk olmayı istemek; hayal kurmayı yeniden öğrenmeyi istemek demektir. Çocuk olmayı istemek; enflasyon, şiddet, adaletsizlik kavramlarını, hırsları yok eden güçlere sahip olmayı istemektir; evreni sıfırdan, saf ve temiz yeniden başlatmak umududur.

Yeni bir yıl başlıyormuş; dönüp de soran yok çocuklara: "Nasıl olsun isterdin" diye...

- - - -

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Ufuk Özkolçak 2018-01-01 14:56:23

Eline sağlık Nedim'ciğim...Ne güzel yazmışsın....

Avatar
Aylin Eldek 2018-01-02 10:27:47

O kadar samimi bir o kadar güzel... Kalemine ve yüreğine sağlık.

banner15