1986 yılının 1 Temmuz’unda önce Hürriyet, ardından Günaydın’ın Ankara Temsilciliklerinde stajla başlayan meslek hayatım 30’uncu yılında.

Bu 30 yılda Ankara gazeteciliğinde 1987 yılından bu yana iki ana kurumda çalıştım: 1989-2000 arası Milliyet, 2002-2014 arası Akşam. (İkisinin arasında da kısa sürelerle Ekin Radyo ve Finansal Forum)

30 yılda Türkiye de, gazetecilik de, teknoloji de çok değişti. Gazetecilikte teleksin, daktilonun ve siyah beyaz filmin kullanıldığı zamanlardan bilgisayar, dijital fotoğraf ve kağıt yerine led ekranların kullanıldığı günlere geldik.

O yıllarda bir mitinge gittiğimizde ilgili siyasetçinin konuşması biter bitmez tüm muhabirler postanelere koşup haber yazım sırasına girerken; şimdilerde haber, fotoğraf ve hatta görüntü geçmek için küçücük bir cep telefonu yetiyor.

Zamanın ruhu siyasetten ekonomiye, spordan kültüre, sanattan magazine uzanan her alana yön verirken gazetecilik ile iktidar ilişkisinde de epey yol kat edildi. Ancak bu ilişki gazetecilik mesleğinin aleyhine gelişti.

Faaliyet alanı "sadece gazetecilik" olan patronaj kavramı 30 yılda yerini “yan sektörlerinden birisi gazetecilik” anlayışına bıraktı. Böyle olunca da gazetecilik organları evrensel terminolojide de olduğu gibi birer medya gücü olma yerine belirli güçlerin medyası haline dönüştü. Ortam öyle olunca da bir gazete, bir televizyon, bir dergi, bir ajansın kullandığı, geçtiği haberin gerçekliğinden öte, kime hizmet ettiği sorgulanır oldu

“Gücün medyası” olgusu 2002’de başlayan AKP iktidarı döneminde daha da belirginleşerek, daha da vahimleşerek, hatta daha da vahşileşerek günümüzde de devam ediyor. Bir bakıma hayatın kendisine karşılık gelen sosyolojik dört temel alan olan eğitim, sağlık, sosyal güvenlik ve can güvenliğinde devasa sorunlar birikmiş durumda.

Ama bu sorunlar ve bu sorunları günlük hayatında yaşayan milyonlar bugünün medyası için maalesef  "gündem" değil.

Peki bu “ahval ve şerait” karşısında hepten umutsuz mu olmak gerekir?

Kuşkusuz hayır...

Zaman aktıkça, hayat devam ettikçe içinde hep umudu da barındıracaktır. Kağıt gazetelerin tarih sahnesinden çekilme aşamasında gazetecilik başka teknolojik mecralarda yol almaya devam ediyor.

Bu çerçevede biz de “gerçekmuhabir.com” adresinden kendi gücümüzle bir mücadeleye giriyor, bir yola koyuluyoruz. Belirli bir gücün, siyasetin hatta ideolojinin medyası değil, bizzat medyanın içinde önemli bir güç olmak hedefindeyiz.

Mütevazı ama iddialı bir kadro ile sizlerin karşısına çıkıyoruz.

Gerçek haberi gerçek muhabirlerden alabileceğiniz bu haber mecrası sadece gazetecilik yapacaktır...

Bu yolda ihtiyaç duyduğumuz tek kaynağın sizlerin desteği olacağını vurgulayarak “gönülden merhaba” diyorum.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner15