Kaynak: Sercan Meriç/Sözcü
– ‘Bir Yaz Gecesi Rüyası' oyunu nasıl gidiyor?
Levent Üzümcü: Biz bu oyunu daha önce 50 kere oynadık. Oynamayı özlemişiz.
Neslihan Yeldan: Şehir Tiyatroları'nda seyrettiğimden beri içinde olmak istediğim bir projeydi. Çok şükür karşıma çıktı ve bir parçası oldum. Profesyonel olarak ilk kez Shakespeare oynuyorum.
– Yüzlerce yıl önce yazılmış oyun metninde istediği kişiyle evlenmek isteyen bir kadın yasaların engeliyle karşılaşıyor. O günden bugüne pek değişim olmadığına katılıyor musunuz?
L.Ü.: Atina'da çok değişti ama… (Gülüyor) Feodal kültürün bir simgesi bu. O kültürde, “Ben ne dersem o olur” anlayışı var. Oyunda da Theseus, “Tanrı, neyse baban da odur senin için. Sen onun yarattığı hamurdan bir şekilsin. İster bezer, ister bozar” diyor.
N.Y.: Shakespeare o kadar dahi bir yazar ki; 500 yıl önce yazdığı şeyi de oynayabiliyoruz. Ama biz, bu kadar eski yazarların modern versiyonuyla sahnelenmesi taraftarıyız.
Soruşturmalar kapsamında işten çıkarıldık
– Oyunun yapımcısı Arda Aydın ile Şehir Tiyatroları'ndan ihraç edildiniz. Aynı projede buluşmak ikiniz için ne ifade ediyor?
L.Ü.: Çok büyük anlam ifade ediyor. Bu oyun Şehir Tiyatroları'nda oynandı. Bu rejinin sahibi, rejisini Şehir Tiyatroları'na kiralamıştı. Şehir Tiyatroları da bu rejiyi aldı ve oynattı. Benim atılmamla birlikte reji tekrar yapılmak istendi. Ama oyuncu arkadaşlarım, “Bu oyunun çıkmasında Levent'in çok önemli bir payı var. Biz Levent'e yapılan haksızlıktan sonra, böyle bir şeyin içinde olmak istemiyoruz” dediler.
– Peki ya sonra?
Ben bu oyunda çok emek sarf etmiştim fakat muhteris yöneticilerin bir tanesi de buna karşı çıkmadan beni yeniden oynatmak istediler. Onun üstüne 15 Temmuz yaşandı. O hikayeden sonra da Arda, 15 Temmuz soruşturmaları kapsamında işten çıkarıldı. Sonra işe iade edildi. Arda bunu bir onur meselesi olarak gördü ve biz de oynamaya karar verdik.