Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın muhtarlarla başladığı saray buluşmalarını, toplumun değişik kesimleri ile devam ettirmektedir.
Son olarak “Çiftçilerimiz Milletin Evinde Cumhurbaşkanımız ile Buluşuyor” adı altında çiftçileri sarayda toplanmıştır.
Orada tarım kesimine bol bol sözler verilirken, maalesef diğer taraftan bu organizasyonla ilgili yolsuzluk iddiaları ayyuka çıkmıştır.
Daha düne kadar “ananı da al git” diye kovulan çiftçiye artık değer veriliyor derken, gerçek amacın başka olduğunu öğrenmemiz uzun sürmemiştir.
Çünkü Cumhurbaşkanının çiftçi buluşmasının harcamalarına ilişkin, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığında çok ciddi yolsuzluk iddiaları ortaya atılmıştır.
Tabi söz konusu Cumhurbaşkanı olunca, hiçbir masraftan kaçınılmayacağını, kimsenin harcamalara itiraz edemeyeceğini ve hesap sorulamayacağını düşünen bazı bürokrat ve yandaş şirketler devletin kasasını boşaltmak için fahiş organizasyon bedellerini Bakanlığa fatura ettiklerine ilişkin bilgiler gelmektedir.
20 Şubat 2018 tarihinde çiftçileri Cumhurbaşkanlığında buluşturmak üzere düzenlenen etkinlikler için yandaş bir firmaya 3 milyon lira ödeme yapılacağı ve buna tarım İl Müdürlerinin hesabını veremeyiz diyerek itiraz ettiklerine ilişkin haberler internet sitelerine düştü.
Yapılan işin İl Müdürlüklerini isyan ettirecek kadar fahiş bir rakama yaptırılması ve iş yapacak firma ile maliyetin merkezden belirlenmesi, yolsuzluk iddialarını güçlendirmiştir.
Çünkü ihale mevzuatına takılmamak için doğrudan temin bedelini geçmeyecek şekilde işler bölünerek ihalesiz olarak bir firmaya verilmiştir.
Toplamda 3 milyon liralık bir iş, parça parça aynı firmaya verilmiştir.
Eğitim Yayım ve Yayınlar Dairesi Başkanı Osman GÜZELGÖZ tarafından organizasyon işinin kaç liraya hangi firmaya vereceklerinin il müdürlerine talimatla bildirildiği şeklinde mide bulandırıcı iddialar vardır.
Maliyetin kat kat fazlası bir bedel ödenmesine tarım il müdürlerinin “bunun hesabını veremeyiz” diyerek itiraz ettikleri ve bunun kurum içindeki whatsapp yazışmalarına yansıdığı belirtilmektedir.
Hatta, Ankara’ya en yakın il olan Kırıkkale’den gelen çiftçiler için 3 bin lira yerine, 17 bin lira ödenek ayrılmasının izah edilemeyeceği il müdürleri tarafından açıkça ifade edilmiştir.
Gıda Tarım ve hayvancılık Bakanlığı ile taşra teşkilatları arasındaki ödeme krizinin nasıl çözüleceği, Cumhurbaşkanının ve Bakanın buna nasıl tepki vereceğini merak ediyoruz.
Çünkü Cumhurbaşkanı sarayından esip gürlerken, birileri malı götürme derdindedir. Cumhurbaşkanının adını kullananlar, fütursuzca devletin parası çarçur etmektedir.
Ülke tarımının geldiği durum ortada iken, et için, saman için, buğday için, başka ülkelere el açmışken, bir kişinin siyasi hesapları için trilyonlar harcanması bu ülkeye ihanettir.
Yolsuzluk, rüşvet ve çıkar üzerine kurulu bu düzen değişmelidir ve mutlaka değişecektir.
Öncelikle Bakanlığı bu sorumluluk altına sokan Gıda tarım ve Hayvancılık Bakanı Eşref Fakıbaba’nın istifa etmeli ve sorumlular derhal görevden alınmalıdır.