CHP İstanbul Milletvekili Gülay YEDEKCİ'nin, Müftülere verilen resmi nikah yetkisi hakkında yapmış olduğu açıklama şöyle:
“Nüfus hizmetleri kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun tasarısı” Türkiye Büyük Millet Meclisine İçişleri Bakanlığı tarafından sunulmuştur. Bu tasarının 6.maddesi; 5490 sayılı kanunun 22 maddesine eklenecek ibare ile "il ve ilçe müftülüklerine de evlendirme memurluğu" yetkisi vermektedir.
Bu düzenleme Anayasamızın temelinde olan laiklik ilkesini hiçe sayıp Arap zihniyetini topluma empoze etme çabasıdır. Anayasamızın 174/4. maddesi ile koruma altına alınan "evlilik akdinin evlendirme memuru önünde yapılacağı" hükmünün ihlali söz konusudur. Bu sebeple, imam nikâhını resmileştiren düzenleme Anayasanın temeline ve inkılâp kanunlarının korunmasına aykırıdır. Diğer taraftan, Anayasamızın 10/1 maddesinde bahsedilen eşitlik ilkesi açıkça “herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir” demektedir. Yine Anayasamızın 24/son maddesi “kimse, devletin sosyal, ekonomik, siyasî veya hukukî temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasî veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz” demektedir. İnsanlarımız, verilen haklar ile rahatça, resmi olarak evlenebilmekte ve ayrıca dini nikâhlarını yapabilmektedir. Bu düzenleme Anayasamızın bahsedilen ilkelerini açıkça ihlal etmektedir.
Anayasaya aykırı olmasının yanında, bu düzenleme, ciddi karışıklıklara mahal verecektir. Yetki ve sorumluluklar artıkça asli görevlerin yerine getirilmesinde aksaklıklar doğacaktır. Art niyetli kullanılma ihtimali ortaya çıkacaktır.
Ülkemizde ahlaki çöküşler, dejenerasyonlar, yolsuzluk, gasp, fuhuş, cinayet, madde bağımlılıkları artmışken, toplumu İslam dini hakkında aydınlatan, din hizmetlerini düzenleyen ve denetleyen müftülerimiz bu konularla savaşmalı ahlaklı çağdaş toplum olma yolunda layığı ile çalışmalıdır. Diyanet İşleri Başkanlığı, 6 milyar 867 milyon liralık bütçesi ile toplumu ahlaki ve dini konularda bilinçlendirmelidir. Şimdiye kadar, evlendirme memurları, belediye bulunan yerlerde belediye başkanı veya bu işle görevlendireceği memurlar ve köylerde muhtarlar evlendirme görevlerini en iyi şekilde yerine getirmektedir. Bu değişiklikle ne amaçlandığı açıklanamamaktadır.
Bu ve benzer düzenlemelerle toplumda ayrıştırmalar yaratıp, büyük çatışmalara zemin hazırlanmasına izin verilmemelidir. Ülkemizde çağdaş düzenin bozulmasına karşı anayasamızın ilkelerinden laiklik ve eşitlik ilkesinden ödün vermeden çağdaş Atatürk düzenini korumaya devam etmeliyiz.