Termik santraller Meclis gündeminde

CHP’li vekiller mecliste Termik santraller konusunu gündeme getirdiler. Eskişehir Tepebaşı’nda Alpu Ovası’na yapılmak istenen termik santral hakkında konuşan Eskişehir milletvekili Gaye Usluer ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal Termik Santral projelerinin tehlikelerine vurgu yaptılar.

19 Ocak 2018 Cuma 14:31
Termik santraller Meclis gündeminde

CHP PM üyesi ve Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Gaye Usluer ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal açıklamalarında verimli Alpu Ovası’na Termik Santral yapılmaması için direnç göstereceklerini ve mücadeleden asla vazgeçmeyeceklerini dile getirdiler.

Yapılan açıklamada Usluer, “Sadece Eskişehir’de yaşayanlar ile değil ülkedeki tüm duyarlı insanlarla, zor yaşam koşullarında, fazladan zaman yaratıp “Eskişehir’in Verimli Alpu Ovasına Termik Santral Yaptırmayacağız!” diyerek bir direniş göstermek zorunda bırakılıyoruz” diyerek şunları ifade etti: Süreç ilerledikçe, bunun bir “Rant!” meselesi olduğunu daha açık bir şekilde görüyoruz. Ayrıca, Eskişehir için çalıştığını söyleyen bazı insanların, iktidara yaranma çabaları ile yaşadığı topraklara açık açık ihanet ettiklerini de yaptıkları açıklamalar ile maalesef siz değerli basın mensuplarından öğreniyoruz” dedi.

AVRUPAYI ÖRNEK GÖSTERİP ÇAN’I GÖSTERDİLER

Usluer, iktidar partisinin termik santraller konusunda verdiği Avrupa örneklerini hatırlatarak; “Avrupa’nın termik santrallerinden bahsedip, rol model olarak gösterilen, Çanakkale’nin kanayan yarası Çan Termik Santraline geziler düzenlendiğini unutan bu insanlar, bahsi geçen Avrupa ülkelerinin Parlamentolarında, Paris İklim Anlaşması çerçevesinde 2030 yılına kadar tüm kömür yakıtlı elektrik üretim santrallerinin kapatma süreçlerinin konuşulduğunu ve bu ülkelerdeki bilim insanlarının deklarasyon yayınlayarak derhal bu santrallerde üretim durdurma işlemlerine geçilmesi gerektiğini beyan ettiklerini bilmiyorlar sanırım” dedi.

ÇEVRECİ TERMİK SANTRAL OLMAZ, HELE HELE BAKANIN

TABİRİ İLE GELİŞMEKTE OLAN TÜRKİYE’DE HİÇ OLMAZ

Usluer Paris İklim Anlaşmasını hatırlatarak; Paris İklim Anlaşması, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında sera gazları salınımını azaltmaya yönelik önlemleri içeren bir anlaşmadır. Gelişmiş ülkelerde sera gazlarının oluşmasının başlıca sebebi de kömür yakıtlı termik santrallerdir. Kaldı ki Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı da Paris İklim Anlaşması ile ilgili görüşünde “Türkiye bu anlaşmayı imzaladı ancak parlamentosundan geçirmedi. Sebebi şu; Türkiye gelişmekte olan bir ülke olarak, iklim değişikliği konusunda gelişmiş ülkeler gibi finansal destek verme yükümlülüğü kalkmadığı sürece Türkiye bu noktada muhatap değil.” değerlendirmesinde bulunmuştu” ifadelerini kullandı. Yani kısacası çevreci termik santral olmaz, hele hele Bakanın tabiri ile gelişmekte olan Türkiye’de hiç olmaz. Yaranma çabalarınızı bir nebze anlayabiliyoruz ama bu hurafelerle insanların aklıyla dalga geçmeyi bırakın” dedi.

“YETERİ KADAR TERMİK SANTRAL VAR

ONLARIN SİSTEMLERİNİ YENİLEYİN”

Usluer enerji kaynakları konusunda önerilerini de paylaştı. “Bize soruyorlar peki önerileriniz ne diye “Avustralya Çatıda 6500 Megawatt’a Ulaştı, Danimarka’dan Rüzgâr Enerjisinde Yeni Rekor, İsveç Enerji İçin Çöp İthal Ediyor vb.” haberleri okumak yerine ülkenin enerji politikasının bu yönde eğilim göstermesi gerektiğini ve ülkede yeterli sayıda termik santralin zaten mevcut olduğunu, bu santrallerde bahsedilen son teknolojik baca sistemlerinin kullanılması gerektiğini ifade ediyoruz. 350-400 metre derinden milyarlarca lira harcanarak çıkarılacak kömürün, milyarlarca lira harcanarak kurulacak santralde yakılarak oluşturacağı kirleticilerle sağlığımızın tehlikeye atılması yerine, planlı programlı bir enerji politikasına ihtiyaç duyduğumuzu belirtiyoruz. Lakin Adalet ve Kalkınma Partisi çevreye düşman tavrını sürdürerek Konya Karapınar ve Karaman Ayrancı ilçelerinde de, yine verimli ova üzerinde, yine bir termik santral projesi planladığını ve 16 Ocak 2018, yani 3 gün önce, açık ihale usulü ile ÇED Raporu Hazırlanması ve ÇED Olumlu Kararının Alınması ihalesini gerçekleştirdiğini öğrenmiş bulunmaktayız. Doymak bilmeyen rant hevesiniz ne size ne de ülkeye fayda getirecektir. Verimli tarım arazilerimizden elinizi çekin!”

BİZE EMANET OYLARA İHANET ETMEYELİM

Usluer son olarak Eskişehir’in tüm milletvekillerine seslenerek şunları söyledi: “Biz Eskişehir’in seçilmiş altı milletvekiliyiz. Bu şehre borçluyuz. İnsanlar bize güvendiler ve oy verdiler. Eskişehir’i koruyun dediler ve güvendiler. İşte şimdi görev zamanı ben tüm milletvekili arkadaşlarıma, yani Adalet ve Kalkınma Partili arkadaşlarıma da sesleniyorum; şimdi görev zamanıdır. Gelin hep birlikte kentimizi koruyalım ve bize emanet oylara ihanet etmeyelim”

PLANLANAN TERMİK SANTRALDE YAKILACAK KÖMÜR

ESKİŞEHİR’DE YAKILAN KÖMÜRÜN YAKLAŞIK 83 KATIDIR

Konuyla ilgili rakamsal veriler sunan Orhan Sarıbal, “Alpu Termik Enerji Santralinde ana yakıt olarak yılda yaklaşık yılda 6,3 milyon ton yerli kömür (linyit) tüketilecektir. Eskişehir’de yıllık 76 bin ton kömür yakıldığı dikkate alındığında kurulması planlanan termik santralde yakılacak kömür Eskişehir’de yakılan kömürün yaklaşık 83 katıdır. 1,8 milyar dolar bedelli proje kapsamında 35 yıllık ekonomik çalışma süresince ihtiyaç duyulacak kömür miktarı ise toplam 221 milyon ton olup; Termik Santral işletmeye geçtiğinde yılda 1,6 milyon ton taban külü ve uçucu kül ile 350 bin ton alçıtaşı olmak üzere yaklaşık 2 milyon ton atık oluşacaktır” dedi.

TERMİK SANTRAL PROJESİ BÜYÜK OVA KORUMA KARARINA

AYKIRI BİR KARARDIR

“Alpu Ovasına termik santral tarıma ve geleceğimize ihanettir” diyen Sarıbal, “Termik Santralin yapılmasının planlandığı Alpu Ovası Porsuk Nehri tarafından ikiye bölünmektedir. Bu ovanın genelinde Porsuk Irmağından tali kanallarla sulu tarım yapılmaktadır. Bölgede ağırlıklı olarak buğday, mısır, şeker pancarı, ayçiçeği ve sebze tarımı ve hayvancılık yapılmaktadır. Ayrıca Eskişehir Alpu Ovası, 21 Ocak 2017 tarihli Resmî Gazete ile Büyük Ova olarak ilan edilmiş ve tarım dışı kullanılmasına izin verilmeyeceği, tarımsal sit gibi korunacağı kararlaştırılmıştır. Dolayısıyla Termik Santral projesi büyük ova koruma kararına da aykırı bir karardır.

Termik santrallerin tarımsal üretim üzerine etkileri üzerine de konuşan Sarıbal, “Termik Santral yalnızca kurulduğu bölgedeki tarım alanlarını etkilemez. Baca gazlarının ve külün rüzgâr ve asit yağmurları ile ulaştığı her yerde çevreyi, insan, hayvan ve toprak sağlığını, tarımsal üretim desenini tehdit eder. Kömürlü termik santrallar oluşturdukları kül dağları ve asit yağmurlarıyla da başta ormanlar ve sulak alanlar olmak üzere doğaya ve tarım alanlarına büyük zarar vermektedir” diye konuştu.

YER ALTI SUYU BOŞALTILIRSA TARIMDA KULLANILACAK

SUYU SAĞLAYACAK BAŞKA BİR İMKÂN YOKTUR

Termik santrallerde kullanılan su- yeraltı suyu ve atık sular konusuna da değinen Sarıbal; “Termik santralin kurulması düşünülen Beyazaltın Mahallesi çiftçileri gerek Sulama Kooperatifi sayesinde gerekse kendisine ait ruhsatlı, derinliği 150-200 metre olan kuyularla, 70- 80 metre seviyeden çıkan yer altı suyu sayesinde tarım yapmaktadır. Yer altı maden işletmesinde kömürün 350 metre derinlikten galeri açmak suretiyle yerüstüne çıkarılacağı düşünülürse bu bölgede bulunan yer altı suyunun akıbeti ne olacaktır? Bu yer altı suyu boşaltılırsa tarımda kullanılacak suyu sağlayacak başka bir imkân bulunmamaktadır. Termik santrallerde soğutma, buhar elde etme ve temizleme gibi çeşitli amaçlarla su kullanılmakta ve tüm bu işlemler sonucunda tonlarca atık su oluşmaktadır. Bu miktar ve özellikteki atıkların ne kadar işlemden geçirilirse geçirilsin çevre kirliliğine yol açması kaçınılmazdır.

HALKIN ÇARESİZLİĞİNİ VE İYİ NİYETİNİ SÖMÜRMELERİ

Termik santral büyük bir iş kapısı olarak lanse edildiğini fakat bunun yalan bir ifade olduğunu ifade eden Sarıbal; “Tüm bu olumsuzluklara, Alpu ve çevre köylerdeki doğal güzelliğin bozulmasına, turizm faaliyetlerindeki canlılığın azalmasına, konutların değerinin düşmesine, tarım arazilerinin kamulaştırılmasına, işsizliğin, göçlerin artmasına, tarımın, meyvenin, sebzenin, arının, balığın yok edilmesine izin verilmemelidir.  Kurularak işletmeye alınmış termik santrallerden salınan tehlikeli ve zararlı gazların, ağır metallerin ve yakılan kömürden kaynaklanan atıkların hava, su ve toprak kirliliğine yol açtığı ve toplum sağlığını olumsuz etkilediği ortadayken, rant peşindeki yetkililerin yöre halkının muhalefetini önlemek için, Termik Santrali büyük bir iş kapısı olarak lanse ederek halkın çaresizliğini ve iyi niyetini sömürmeleri asla kabul edilemez."

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner15