“BULAMAÇ ADASINDA YUNANİSTAN BAYRAĞININ NE İŞİ VAR?”
Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Bulamaç Adasına işaret ederek, “Bulamaç Adasında an itibarıyla Yunanistan’ın bayrağı çekili” diyerek şöyle devam etti:
“Bulamaç Adasının durumuyla ilgili Genelkurmay’dan, Milli Savunma Bakanlığı’ndan ve Başbakan’dan süratle kamuoyuna bir açıklama bekliyoruz. Sorumuz net, Bulamaç Adası kime aittir? Bizce Aydın vilayet mülkü hudutları içindedir.
1934 ve 1951 tarihli haritalarda Türkiye Cumhuriyetine ait olduğu açıkça ifade edilen Bulamaç Adasında Yunanistan bayrağının ne işi var?
Bu adada Yunanistan bayrağı dikiliyken Genelkurmay Başkanının omzundaki yıldızlara ne gerek var?
Hükümeti Bulamaç Adasıyla ilgili somut, belgeli, tutarlı, samimi bir açıklamaya çağırıyorum.
Genelkurmay Başkanının da Kardak açıklarına yaptığı ziyaretin aynısını Bulamaç Adasına yapmasını tavsiye ediyorum.”
“ESİP GÜRLEMEKLE MAHALLE AĞZI KULLANMAKLA DİPLOMASİ OLMAZ”
Hollanda ile yaşanan krize ilişkin de Altay, şu değerlendirmeleri yaptı:
“Esip gürlemekle, mahalle ağzı kullanmakla diplomasi olmaz. Diplomasi elbette bir nezaket işidir ama diplomatik yollarla ülkeler, uluslararası milletler ailesi içindeki itibarlarını da korumayı bilmelidir.
“BÜYÜKELÇİ’DEN TIK YOK”
Mesela büyükelçimizi çekelim dedik.
Sayın Kurtulmuş ‘biz büyükelçimizi çekersek orada yaşayan vatandaşlarımızın işleri aksar’ diye bir açıklamada bulunmuş.
Büyükelçi çekmek Hollanda’nın Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve aziz milletimize yaptığı bu küstah tutuma karşı Türkiye’nin yapması gereken, takınması gereken bir tutumdur.
Bir baktık, büyükelçi ne yapıyor bu Hollanda’da. Dışişleri Bakanı’nın uçağına engelleme yapılıyor. Büyükelçi’den tık yok. Bu neyin nesi dedik ve büyükelçiyi aramaya başladık.
“BÜYÜKELÇİ HALA BEŞTEPE’DE”
Büyükelçiyi aradık aradık bulduk.
Bu, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Lahey Büyükelçiliğinin internet sitesi. Büyükelçimizin, Sayın Sadık Arslan’ın burada bir sicili var, özgeçmişi var. Büyükelçi olmadan önce 3 Ağustos 2010 tarihinden 14 Aralık 2013 tarihine kadar Cumhurbaşkanı başdanışmanı olarak görev yapmış. Buna bir itirazımız olmaz. Resmi görev. Ama 2013 tarihinden sonra bu hiyerarşiye göre de sanıyorum burada başka bir görev yazmadığına göre Lahey Büyükelçimiz. Büyükelçi Hollanda da yok. Görevi bitmiş 2013’te buna göre ama büyükelçi hala Beştepe’de. Fiilen büyükelçi Sadık Arslan, Cumhurbaşkanına danışmanlık yapıyor. Maaşını da büyükelçi maaşı olarak Avro üzerinden almaya devam ediyor.
“BÜYÜKELÇİN ORADA YOK ZATEN”
Bütün bunlar olurken, bu krizin ilk Dışişleri Bakanının uçağıyla başlayan kriz yaşanırken hangi iş ve işlemleri Türkiye’den yaptı merak ediyoruz.
‘Efendim biz büyükelçiyi şimdi çekemeyiz. Oradaki vatandaşların işi aksar’. Yaaa ayıp büyükelçin orada yok zaten.
“BİR TİYATRO”
Bütün bunlar Almanya ve Hollanda sürecinin bir tiyatro olduğunu, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin üç tane ‘evet’ oyu fazla almak için milletin gururunu, şerefini, itibarını beş paralık ettiğini bize düşündürüyor.”
ANAYASA DEĞİŞİKLİK TEKLİFİ METNİNİ KİM NE KADAR OKUDU TARTIŞMASI
“Anayasa değişiklik teklifi metnini kim ne kadar okudu” tartışması yapıldığını ifade eden Altay, şöyle dedi:
“Sayın Cumhurbaşkanı’na ve Sayın Başbakan’a iki soru sormak istiyorum. Milletin kafasının karışıklığının son bulması için de bu sorulara bir liderler şeyinde televizyon programında açık oturumunda çıkıp kim bunu ne kadar biliyor halka anlatsın diye çağrıda bulunuyorum.
CUMHURBAŞKANI VE BAŞBAKAN’A SORU SORDU
Sayın Cumhurbaşkanı milletin önüne gelen bu teklifle 100 bin imza bulunur ise TBMM seçimleri yenilenecek mi, yenilenmeyecek mi?
Bir sorum da Sayın Başbakan’a. Sayın Başbakan, getirdiğiniz teklif ile mevcut anayasanın 67. Maddesinin son fıkrası yürürlükten kalkıyor mu, kalkmıyor mu?
Belli ki teklif sahiplerinin teklifin ana hatlarına vakıf oldukları muhakkak o da bütün yetkilerin bir kişide toplanması ama teklifin detaylarına vakıf olmadığı görülüyor.
HODRİ MEYDAN DEDİ
Hodri meydan Sayın Başbakan bu teklife vakıfsa, Sayın Başbakan bu teklifin içeriğine vakıfsa, Sayın Genel Başkanımızla birlikte Adalet ve Kalkınma Partisinin lehine en çok yayın yapan bir televizyon kanalında istediği moderatörle Sayın Başbakan’ın tayin ve tespit edeceği moderatörle Sayın Başbakan’ın tayin ve tespit edeceği gazetecilerle bir açık oturum yapsın, burada kim bu teklif metnine hakikaten hakim millet anlasın.
Dışişleri Bakanımızdan da Sayın Sadık Arslan’ın durumuyla ilgili bir cevap ve açıklama bekliyoruz.”
“BİR TATİL DEĞİLDİR, ARA VERME KARARIDIR”
Bir basın mensubunun, “Meclis 21 Mart’tan itibaren tatil kararı aldı, nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna da Altay, “Bir referandum sürecinde Meclis’in çalışmalarına ara vermesi normaldir, bir tatil değildir, ara verme kararıdır” yanıtını verdi.
AB BAKANI’NIN SÖZLERİ
“AB Bakanı, geri dönüş anlaşması ile ilgili gözden geçirilmeli, dedi, ne diyorsunuz?” sorusuna Altay, “Bir de Numan Kurtulmuş’u dinleyelim, Dışişleri Bakanı’nı dinleyelim, bir de Başbakan’ı dinleyelim. Sonra bunların söylediklerini toplayalım, bunların ortak paydasını bulalım. Sonra Cumhurbaşkanını dinleyelim. Bir ortak payda bulursak bu konuda biz bir yorum yaparız” dedi.