Erol şunları söyledi:

“Anadolu,binlerce yıldır pek çok topluluğa pek çok kavime yurt olmuştur.
Her bir medeniyet bu topraklarda yan yana yaşamış,eserler bırakmış,bir kültür ve felsefe yaratmıştır.
Ölene,onun hatırasına ve ruhuna saygı binlerce yıllık bu geleneğin zamanımıza mirasıdır.
Önceki gün yaşadıklarımız yalnızca merhumenin hatırasına ve ruhuna karşı yapılmış bir hareket olmanın ötesinde Anadolu kültürüne yapılmış bir saldırıdır.
Bu saldırı,bizi biz yapan değerlere,bir arada yaşama kültürümüze yapılmıştır.
Toplumsal kutuplaşmanın bu denli keskinleşmesi hepimiz için büyük tehlikedir.
Unutulmamalıdır ki yakın tarihimiz ve coğrafyamız nice toplumun yok oluş tarihidir.
Yugoslavya,Irak,Suriye yanıbaşımızdaki en önemli örneklerdir.
Ölümde bile ayrılmanın değil yaşamda birleşmenin yüceliğini ve kutsallığını sağlamalıyız.
Yaşanan en son olaydan çıkaracağımız en büyük ders artık BARIŞ’ın kaçınılmaz olduğudur. Cumhurbaşkanı’nından Hükümete,tüm siyaset kurumu,sivil toplum örgütleri,medya ve toplumun tüm kesimleri ortak tepkilerini,ortak akıllarını ve vicdanlarını harekete geçirmelidir.
Bize düşen daha fazla insanımızın yaşamdan kopmasına,anne babanın evlat acısı yaşamasına ve toplumdaki bu duygusal kopuşa müsaade etmemektir.”