BURHAN DEMİRCİOĞLU
Osmaniye’nin Sumbas ilçesine bağlı Armağanlı köyündeki üç mahallede yaşayan vatandaşlar, ekip biçtikleri arazilere 2/B uygulaması yapılmadığı için mağdur olduklarını ileri sürdü. Tapu sorunu nedeniyle çiftçilik yapamadıklarını anlatan Osman Küçükköçen, “Bizim Armağanlı Mahallesi’ne 2/B gelmiyor. Bizim bu evlerimiz yıkılırsa, tarlalarımız elimizden alınırsa, biz ne yiyip ne içeceğiz” dedi.
Osmaniye’nin Sumbas ilçesine bağlı Mehmetli beldesi Armağanlı köyündeki Gökçenler, Aydınlar ve Halil İbrahim mahallelerinde yaşayan yaklaşık 400 hane, ekip biçtikleri arazilerin 2/B kapsamına alınmasını istedi.
“10 YAŞINDA ZEYTİNİM VAR. GEÇİMİMİ BUNDAN SAĞLIYORUM, BAŞKA DA BİR ŞEYİM YOK”
Sürekli kendilerine ceza kesildiğini belirten Mehmet Kırpık, şunları söyledi:
“Yıllardan beri bir sorun var, 150-200 yıldan beri... Çözülemiyor, geliyor 2/B’ciler gidiyor; itiraz oluyor. Tarlamızda zeytinimiz var. Tarlamıza giremiyoruz; ekin ekemiyoruz. Yıllarca ceza yiyoruz, ceza ile yatıp ceza ile kalkıyoruz. 10 yaşında zeytinim var, yıllardan beri yağını yiyorum. Geçimimi bundan sağlıyorum, başka da bir şeyim yok. Bu da elimden giderse açıkta kalıyorum zaten bir şeyim yok.’’
“EKTİĞİMİZDE ORMAN İŞLETME BİZİ MAHKEMEYE VERİYOR, MAHKEMEYE DURMADAN CEZA ÖDÜYORUZ”
Köyde büyükbaş ve küçükbaş hayvan besiciliği yapan İsmet Küçükköçen ise şöyle konuştu:
“Biz durmadan tarlamıza, arazimize gidemiyoruz, malımızı dışarı çıkaramıyoruz. Biz buradan gidersek nereye gideceğiz? Buna en kısa zamanda bir çözüm istiyoruz. Biz tarlamıza gidemiyoruz, ekin ekemiyoruz. Ektiğimizde Orman İşletme bizi mahkemeye veriyor, mahkemeye durmadan ceza ödüyoruz. 15-20 bin lira ceza ödedim ben. 2/B gelmezse biz hayvan besliyoruz, hayvan da besleyemeyeceğiz, tarla da ekemeyeceğiz. Ne yapacağız biz, ne yiyeceğiz ne içeceğiz?”
“BİZİM BU EVLERİMİZ YIKILIRSA, TARLALARIMIZ ELİMİZDEN ALINIRSA, BİZ NE YİYİP NE İÇECEĞİZ”
Çiftçilik yapan Osman Küçükköçen şunları söyledi:
“2/B gelmiyor bizim köye. Bize hep Orman İşletme Müdürlüğü her sene mahkemeye veriyor. Bunları ödemeye imkanımız da yok. Neyimiz varsa elimizde yiyeceğimiz satıp Orman İşletme’ye yatırıyoruz. Biz malcılık yapamaz olduk, çiftçilik yapamaz olduk, biz nereye gideceğiz? Bütün komşu köylere geldi. Bizim Armağanlı Mahallesi’ne 2/B gelmiyor. Bizim bu evlerimiz yıkılırsa, tarlalarımız elimizden alınırsa, biz ne yiyip ne içeceğiz. Hayvancılık yapamazsak, bizim bir memurluk, emeklilik işimizde yok biz ne yapacağız? Nereye gideceğiz, Nereye sığınacağız? Dağda çadıra çıksak işletme çadırda da durdurmaz Orman İşletmesi, ‘orası da devletin’ der.”
“BİZ ACIMIZDAN ÖLÜYORUZ, BİZ NE YAPACAĞIZ”
Hayvancılık yaparak geçinen Rafine Küçükköçen de şunları dedi:
“2/B gelmezse biz nerede duracağız? Evimizi yıkarlarsa, ahırımız yıkılırsa biz zaten her şeye muhtacız. Ne yiyeceğiz? Ne içeceğiz? 2/B’nin gelmesini isteriz. Süt para etmiyor, her şeye muhtacız. Nereye gideceğiz? Bunu da yıkarsanız biz nereye gideceğiz? Biz acımızdan ölüyoruz, biz ne yapacağız?’’
Köyde doğup büyüdüğünü söyleyen Keskin Küçükköçen ise şu sözlerle tepki gösterdi:
“90 yaşındayım. Bundan evvel ekmişiz, biçmişiz… Ben de ektim biçtim, babam da. Şimdi devlet ‘kendi ormanım’ diyor buraya. Biz nereye gideceğiz? Biz nerede yaşayacağız? Biz çadırda mı yaşayalım? Burası bizim ata yurdumuz.’’
ANKA
