Zeyrek, “Öyle bir medya düzeni kuruldu ki gazetecilik öyle bir evrim geçirdi ki ‘köpek insanı ısırınca değil, insan köpeği ısırınca haberdir’ gibi gazetecilik klişelerini dahi unuttuk” eleştirisi getirdi.
“İçinde cinayet, uyuşturucu kaçakçılığı, gazete baskını, ‘suç örgütü lideri’ diye niteledikleri birinden para ve destek almak gibi olayların geçtiği iddiaları dahi görmezden gelen bir iktidar medyası var” diyen Zeyrek, devamında şunları kaydetti:
Hükümet, bu süre içinde ambargolarla, akreditasyon yasaklarıyla, ceza ve ilan yasağı gibi yaptırımlarla, yargı silahıyla kontrol ettiği basın kuruluşları için gazetecilik çerçevesini ne yazık ki “iktidar için halkla ilişkiler” ve “iktidar için propaganda” seviyesine indirmiş (Elbette muhalefetle ilgili her türlü gazeteciliği yapmak serbest!).
İktidar için makul gazeteci profili, “iktidar icraatlarını öven, iktidara her türlü eleştirilerden kaçınan, iktidarın yanlışlarını görmezden gelen, muhalefetin hataları söz konusu olduğunda lafını esirgemeyen ve sahip olduğu gücün maddi manevi nimetlerinden yararlanan kişi” haline geldi.
Yazının tamamını okumak için tıklayın.