Hizmet-İş Sendikası’ndan Altındağ Belediyesi çalışanı Erdoğan’a destek: "Bizim mücadelemiz; işçilerin dövülmediği bir belediye görmek içindir”

 Hizmet-İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı İdris Ersoy, Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki tarafından şiddete uğradığı iddia edilen Altındağ Belediyesi çalışanı Muhammed Sadık Erdoğan'a destek olmak için yaptığı açıklamada, “Bizim mücadelemiz; işçilerin dövülmediği hakarete maruz kalmadığı, korkusuzca çalışacağı, huzur dolu bir belediye görmek içindir. Bizim mücadelemiz; hiç zam almadan 32 bin lira olması gereken işçilerimizin ücretlerimizi 28 bine düşüren hukuk ve yasa tanımazlarladır" ifadesini kullandı.

21 Mayıs 2025 Çarşamba 13:48
Hizmet-İş Sendikası’ndan Altındağ Belediyesi çalışanı Erdoğan’a destek: "Bizim mücadelemiz; işçilerin dövülmediği bir belediye görmek içindir”

Altındağ Belediyesi personeli Muhammed Sadık Erdoğan, Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, Altındağ Belediye Başkan Yardımcısı Cebrail Aslan, Belediye Meclisi Başkanvekili Mehmet Emin Ayaz, Altındağ Belediye Başkanlığı Zabıta Müdürü Süleyman Onacı ve yanındaki kar maskeli iki kişi tarafından belediye toplantı salonunda darp edildiğini iddia etmiş ve konuya ilişkin suç duyurusunda bulunmuştu.

Hizmet-İş Sendikası, Muhammed Sadık Erdoğan’a destek amacıyla, Altındağ Belediyesi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklama sırasında ''İdris Başkan nerede, biz oradayız”, “HAK-İŞ nerede, biz oradayız”, “Zulme karşı direneceğiz”, “İşçiyiz, haklıyız, kazanacağız” sloganları atıldı. Açıklamayı okuyan Hizmet-İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı İdris Ersoy, şunları söyledi:

“Demokratik hakkımızı kullanarak başlattığımız grevin 30’uncu günündeyiz”

"Altındağ Belediyesi ile yaptığımız yeni dönem toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde belediye yönetiminin uzlaşmaz, keyfi ve hukuk tanımaz tutumu nedeniyle, demokratik hakkımızı kullanarak başlattığımız grevin 30’uncu günündeyiz. Aynı zamanda işten atılan 49 arkadaşımız için devam ettiğimiz direniş mücadelemizin 65’inci günündeyiz.

“Şantaj ve tehditlerle de yüzlerce arkadaşımız sendikamız üyeliğinden zorla istifa ettirildi"

Altındağ Belediyesi işvereni, bırakın hakları korumayı, çalışanlarımızın kazanılmış haklarını geriye götürecek türlü önerileri, bizlere dayatmaya çalıştılar. Belediye yönetimi ‘ya bu tekliflerimizi kabul edersiniz ya da çalışanları sendikanızdan istifa ettiririz’ şeklinde anayasa ve yasalara uymayan tehditlerde bulundular. Tüm bu baskılara karşı emeğini alın terini işverenin iki dudağı arasına bırakmak istemeyen arkadaşlarımız sendikamızdan israfa etmediği için mübarek ramazan ayı içinde, farklı günlerde toplamda 49 arkadaşımız işten çıkarıldı. Şantaj ve tehditlerle de yüzlerce arkadaşımız sendikamız üyeliğinden zorla istifa ettirildi. Sizlerin de yakından bildiği üzere, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin başladığı Ekim 2024’ten bu yana mücadeleyi hep birlikte yürütüyoruz. Hizmet-İş olarak tüm bu süreçlerde, üyelerimizin ekonomik kazanımlar için tüm uzlaşı ve hukuk yollarını sonuna kadar kullandık. ‘Gelin bu toplu iş sözleşmesini masada imzalayın’ dedik duymadılar. ‘Hayat pahalılığı karşısında geçinemiyoruz’ dedik dinlemediler. Bu zamana kadar da çağrılarımıza da cevap vermediler.

“Bizim mücadelemiz; kazanılmış haklarımızı geriye götürmek isteyenlerledir”

Bizim mücadelemiz; devlette ve belediyelerde ‘devamlılık’ esasına uymayıp, keyfi davrananlarladır. Bizim mücadelemiz, sendikalı kalmak ve sendikal mücadeleyi devam ettirmek için kahramanca mücadele eden ve bunun için işten çıkarılan 49 arkadaşımızın işe iadesi ve haklarının teslim edilmesi içindir. Bizim mücadelemiz; anayasal, yasal ve sendikal haklarını kullanarak, çevreye ve Altındağ halkına zarar vermeden kurduğumuz eylem çadırını zorba şekilde yıkıp, Türk bayrağını tekmeleyenlerledir. Bizim mücadelemiz; Çalışma Bakanlığımızın verdiği emek iftarına katılıp, sorunlarını dile getirdiği için belediye yönetimi tarafından hakaret ve mobbinge uğratılıp, işten çıkarılan Kadir Sağlam gibi kardeşlerimizin hakkını korumak içindir. Bizim mücadelemiz, küfür ve hakaretten sonra, Şube Başkanımız Recep Dere’yi yumruklayan hukuk tanımazlarladır. Bizim mücadelemiz; belediye yönetimi tarafından şiddet sarmalı ile anılmaya, işçilerin dövülmediği hakarete maruz kalmadığı, korkusuzca çalışacağı, huzur dolu bir belediye görmek içidir. Bizim mücadelemiz; hiç zam almadan 32 bin lira olması gereken işçilerimizin ücretlerimizi 28 bine düşüren hukuk ve yasa tanımazlarladır. Bizim mücadelemiz; Altındağ’ın emektar işçilerine yıllık enflasyon yüzde 44 olduğu bir ülkede yüzde 7 gibi komik zam teklif edip, ulaşım, yakacak, ikramiye ve sosyal yardımlarımızı kesmek isteyenlerledir. Bizim mücadelemiz; kazanılmış haklarımızı geriye götürmek isteyenlerledir. Bizim mücadelemiz; emeğin değer bulduğu, insan onuruna yakışan bir hayat sürmek isteyen tüm emekçiler içindir.

“İşçilerin hakları için mücadele eden şube başkanımıza küfür etmek ve yumruk atmayı, hangi yasal mevzuattan buldunuz”

Buradan belediye yönetimine sormak istiyorum; seçimden önceki vaatlerinizde; ‘Altındağ’da insanları mutlu etmek isterim’ dediniz, bu mu mutluluk anlayışınız? ‘Çalışan adamın ekmeği ile oynamam dediniz’. İşten çıkardığınız arkadaşlarımız, övgü ve takdir dışında hangi disiplin suçu işlediler? Kendileri ve yakınları hasta, engelli ve tedaviye muhtaç arkadaşlarımız işten atıldığı için mutlu mu sizce? Yeri gelince anayasa, yasalardan dem vuranlar, hukuk kanun güzellemesi yapan yöneticiler, işçilerin hakları için mücadele eden şube başkanımıza küfür etmek ve yumruk atmayı, hangi yasal mevzuattan buldunuz? Çalışan mazlum işçileri zorla alıkoyma, kişiyi hürriyetten yoksun bırakma, kasten adam yaralamak için cürüm oluşturmak Türk Ceza kanuna göre suçu nedir biliyor musunuz?

Yetkililere soruyorum; Ankara’nın kalbinde hukuk tanımaz bir şekilde davranan, işçilere mobbing uygulayan, yasal ve anayasal haklar yok sayılan, çalışanların öldüresiye dövüldüğü bir belediyede, yöneticiler bu cesaretini nereden buluyor?

“İş ve çalışma barışını bozacak bu tür girişimlere fırsat verilmesin”

Belediye yönetimi bu hak ve hukuk tanımaz tavrını bıkarsın. Sırf sendikalı ve sadece demokratik hak arama mücadelesi verip de işten çıkarılan arkadaşlarımız tekrar iş başı yapsınlar. İş ve çalışma barışını bozacak bu tür girişimlere fırsat verilmesin. Gelin belediyelerde kavga ve dövüş ile değil, davul zurna ile toplu iş sözleşmesi imzalayalım."

Son Güncelleme: 21.05.2025 14:43
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.