Bu süreçte “yediden yetmiş yediye bisiklet turu” ve çeşitli
etkinlikleri ile konuyu bu güne kadar gündemde tutmaya devam ettik. Son
yıllarda içinden çıkılmaz hala gelen şehir içi trafik sorununun kısmen de olsa
çözümü konusunda talebimizin ne kadar haklı olduğu ortaya çıkmıştır.
1997 yılında Antalya’nın nüfusu 1.509.616 idi. Bu gün ise en az 2.722.103 ile
neredeyse iki katı olmuştur. Bu hızlı nüfus artışı kent trafiğini içinden çıkılmaz
hale getirirken; bisiklet ulaşımın hayata geçmesi durumunda hem çevre
kirliliğinin önlenmemesine hem de ekonomik sorunlara katkı koyacaktır.
01.06.2019 Tarihinde yürürlüğe giren 3194 sayılı imar kanununun 16. Maddesi
ve 7153 sayılı çevre kanunu kapsamında ulaşım amaçlı bisiklet yolları ve
bisiklet park istasyonlarının bulundurulması zorunu hale getirilmiştir.
Ancak kentimizde yasa gereği zorunlu olan mevcut yollarda gerekli
düzenlemeler yapılmamış ve yeni imara açılan ve açılacak bölgelerde bisiklet
yolu ve bisiklet park alanı bırakılmamıştır. Kamu kurumları başta kentin toplu
yaşam alanlarında bisiklet park yerleri yapılmamıştır. Bildiğiniz gibi ulaşım
planlarında birbiriyle bağlantılı kentin tamamına erişim için bisiklet yolu
yapılmamıştır. Bu durumda kent ulaşımı bisiklet kullanıcıları için güvenli
değildir. Bisiklet ciddi bir ulaşım aracıdır. Bisiklet yollarının keyfiyete
kalmadan ivedi olarak açılmasını istiyoruz.
Unutmayın artık bisiklet bir hediyelik eşya değil, çevre dostu, ekonomik ulaşım
aracıdır!..
Konu ile ilgili tüm kurum ve kuruluşları yasal yükümlülüklerini yerine
getirmeye davet ediyoruz.