Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle soru önergesi veren Özdemir, değişikliğin bilimsel dayanaklarının belirsiz olduğunu, derin deniz ekosistemlerinde geri dönüşü olmayan sonuçlar doğurabileceğini söyledi.
Düzenlemenin, karada biriken hafriyat ve inşaat atıklarının denize yönlendirilebileceği iddialarını güçlendirdiğini belirten Özdemir, özellikle kentsel dönüşüm projeleri ve Kanal İstanbul için ortaya çıkacak devasa hafriyatın denize taşınması ihtimalinin kamuoyunda ciddi kaygı yarattığını vurguladı.
Özdemir, Bakan Kurum’a şu soruları yöneltti:
Bu çerçevede;
Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği’nin 23’üncü maddesinde yapılan değişikliğin bilimsel, teknik ve idari gerekçesi nedir?
“Tehlikesiz inorganik atıkların” derin deniz anoksik tabakasına taşınarak bertaraf edilmesi yöntemi, hangi ulusal ve uluslararası bilimsel raporlara dayandırılmaktadır? Bu raporları kamuoyuyla paylaşmayı düşünüyor musunuz?
Düzenleme, karadaki hafriyat ve inşaat atıklarının denizlere yönlendirilmesi riskini doğurmakta mıdır? Bu uygulamayı tamamen engelleyen bir güvence mekanizması mevcut mudur?
Kentsel dönüşüm kapsamında ortaya çıkacak büyük hacimli hafriyatın denize taşınması veya deniz tabanında depolanması ihtimali değerlendirilmiş midir?
Yönetmelik değişikliğinin, Kanal İstanbul projesi için ortaya çıkacak devasa hafriyatın bertarafına hukuki zemin oluşturduğu iddiaları Bakanlığınızca nasıl değerlendirilmektedir?
