TBMM KİT Komisyonu’nda TMO Sayıştay raporları görüşmelerinde TMO Genel Müdürü Ahmet
Gürdal’ın katıldığı toplantıda, Gürer 2025 yılı için hububat alım fiyatı konusunda uyarıda
bulunmuştu.
Gürer, hasat dönemi öncesi çiftçilerle geçtiğimiz yıl TMO uygulamalarında yaşanan sorunları
tarlada görüştü.
TMO ÇİFTÇİNİN KARA GÜN DOSTUYDU, ŞİMDİ İTHALAT PEŞİNDE
CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TMO’nun çiftçiler için eskiden güvence niteliğinde olduğunu ifade
ederek, “Toprak Mahsulleri Ofisi çiftçinin kara gün dostuydu ama şimdi Toprak Mahsulleri Ofisi daha
çok yurtdışından ithalat ürün getirmenin peşinde. Buğday getiriyor, arpa getiriyor; kendi çiftçisi ise
beklediği desteği göremiyor. Örneğin, randevu sistemi ile ilgili sizin şikayetleriniz var herhalde?” diye
sordu.
ÇİFTÇİ: "RANDEVU ALAMAYINCA TÜCCARIN ELİNE DÜŞÜYORUZ"
Çiftçi Refik Serttaş, Muammer Üstündağ, randevu sisteminin kendilerini zor durumda bıraktığını
belirterek, “Randevu sisteminde randevuyu derhal alamıyoruz. Alamadığımız için döverbiçerciyi
buluyoruz, kamyoncuyu buluyoruz ama randevuyu alamadığımız için tüccarın eline düşüyoruz. Tüccar
da 7 lira olması gereken bir arpayı 5,5 liraya kadar alıyor,” dedi.
GÜRER: "BORÇLAR, ÇİFTÇİYİ MECBUR TÜCCARA YÖNLENDİRİYOR"
Ömer Fethi Gürer, çiftçilerin TMO’nun randevu sistemi nedeniyle tüccara yönelmek zorunda kaldığını
vurguladı:
“Şimdi TMO, 'ayağıma getir' diyor; getirsen de 'randevu al' diyor. Randevun yoksa ürününü almam
diyor. TMO’nun kapısında bekliyorsun çünkü ‘randevun yok’ diyor. Ama öyle olunca senin borcun var,
borcunu kapatacaksın. Ne yapıyorsun? Mecbur tüccara gitmek zorunda kalıyorsun. Tüccar da daha
düşük fiyat veriyor. Daha düşük fiyat verince de ürettiğin ürünün girdi maliyetine göre kazancın
düşüyor.”
TMO PEŞİN FİYATLA ALIM YAPSIN
Çiftçi Refik Serttaş, TMO’nun vadeli alım sisteminin köylüyü zor durumda bıraktığını belirterek,
“Buradaki sistemde TMO’nun bize 30 günlük, 45 günlük vadeli aldığı için köylü 8’inci ayın 15’inde
harmana borçlandığı için TMO’ya fazla ürün götüremiyor. Bunun vadeli sistem değil de TMO’nun da
biraz peşin fiyatla almasını istiyoruz,” diye konuştu.
ÇİFTÇİ MUAMMER ÜSTÜNDAĞ: "TMO DİREKT ALIM YAPSA HEPİMİZ KAZANIRIZ"
Bir diğer çiftçi, Muammer Üstündağ da randevu sisteminden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi:
“Biz de döverbiçerimizi buluyoruz, kamyonumuzu buluyoruz ama TMO’dan randevu alamadığımız için
o gün ürünümüzü biçtiremiyoruz. O zaman ne oluyor? Mecbur gidip tüccarın eline düşüyoruz.
Borsadan fiyat kaça çıkarsa 7 liralık buğdayı belki 6,5 liraya, belki 6 liraya veriyoruz. Ama TMO bu
randevu sistemi değil de direkt alım yapıyor olsa hepimiz TMO’ya vereceğiz. Hem devletimiz
kazanacak hem de biz kazanacağız. Mesela geçen seneyi açıklayayım. TMO 7 liradan aldı arpayı,
bugün arpa 11,5 liraya satılıyor. Ben aynı zamanda hayvancıyım. Şimdi bana devlet diyor ki sana
destek vereceğim. Ben 9,5 liraya şu anda devletten mal aldım. 5 gün önce devletten 9,5 liradan arpa
aldım ama piyasada 11,5 lira. TMO o gün parayla bu malı alsa, aldığı malın belki iki katı daha mal
alacaktı. Hem köylümüz kazanacaktı hem de devletimiz kazanacaktı.”
GÜRER: "ÇİFTÇİLİK EN ZOR İŞLERDEN BİRİ"
Gürer, çiftçiliğin zorluklarına dikkat çekerek, üreticilerin desteklenmesi gerektiğini vurguladı:
“Çiftçilik en zor işlerden biri. Bir yıl boyunca tarlayı süreceksin, sulayacaksın, tohum alacaksın, ilaç
alacaksın, gübre alacaksın, mazota para bulacaksın, işçiliğe para bulacaksın, üreteceksin. Ürettikten
sonra ne beklersin? Giderlerin kadar gelirin de dengeli olsun beklersin. Ama ülkemizde Adalet ve
Kalkınma Partisi dönemlerinde uygulanan politikalarla çiftçi refahını sağlayacak bir destek
olmadığından kırsal boşalıyor, göç veriyor. Traktörü varsa, tarlası varsa bu işi sürdürüyor. Küçük aile
tipi işletmeler zaten bu işi önemli ölçüde bırakıyor. Hayvancılıkta da 1 ila 10 hayvanı olanlar bırakıyor.
Tarlası küçükse üretimden uzaklaşıyor. Çiftçiyi üretim öncesinde, üretim sürecinde ve üretim
sonrasında yaşadıklarını çözmezsek Türkiye’nin gıdada gelecekte problemleri artacak.”