KESK, 8. Dönem Kamu Toplu Sözleşmesi Hazırlık Toplantısı'nın yapıldığı sırada, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde basın açıklaması yaptı.
KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, 4 milyon kamu emekçisi ve 2,5 milyon emekliyi ilgilendiren toplu sözleşme sürecinin "tek taraflı" yönetildiğini savundu. Koçak, toplu sözleşme görüşmelerinin yasa dışı şekilde 4 gün erken başlatıldığını belirterek, şöyle konuştu:
"4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu açıkça 'Toplu sözleşme görüşmeleri ağustosun ilk iş günü başlar' diyor. Buna rağmen görüşmeler 28 Temmuz’da başladı. 4 gün önce, başlayanlara buradan soruyoruz. Günleri mi karıştırdınız? Yoksa kendi yaptığınız yasa sizi bağlamıyor mu? 'Bakanımızın yurt dışı programı nedeni ile takvimi öne aldık' gibi sıradan bir gerekçe ile yasayı keyfi olarak çiğnemeye hakkınız var mı? Kendi yaptığı yasayı ayaklar altına alanları ve bu hukuksuzluğa seyirci kalarak onaylayanları buradan kınıyoruz."
"En düşük kamu emekçisi maaşı Temmuz 2025 itibarıyla yüzde 94 artırılmalı"
Koçak, kamu emekçilerinin hızla yoksullaştığını ve temel taleplerinin görmezden gelindiğini savunarak, maaşlara ciddi oranda zam yapılmasını talep etti. Haziran 2025 itibarıyla yoksulluk sınırının 85 bin TL'ye ulaştığını belirten Koçak, en düşük kamu emekçisi maaşının bu seviyenin üzerine çıkarılması gerektiğini ifade etti. Koçak, şunları kaydetti:
"Buna göre en düşük kamu emekçisi maaşı Temmuz 2025 itibarıyla 85 bin TL olan yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalı yani yüzde 94 artırılmalıdır. Bu artış oransal olarak tüm kamu emekçilerinin Temmuz 2025 maaşlarına yansıtılmalıdır. İşin özü tüm kamu emekçilerinin Haziran'da aldıkları maaşlarının Temmuz 2025 itibarıyla yüzde 94 artırılmasını talep ediyoruz.
İkinci teklifimiz ise 6 ay sonrası için yani Ocak 2026 içindir. Buna göre: Temmuz 2025 itibari ile evli, eşi çalışmayan, 2 çocuklu en düşük kamu emekçisi maaşı 50 bin 460 TL'dir. Mevcut ekonomik tablo Haziran 2025 itibari ile 85 bin TL olan yoksulluk sınırının 6 ay sonra yani Ocak 2026 itibari ile en az 100 bin TL'ye ulaşacağını göstermektedir. Buna göre Temmuz 2025 itibarıyla 50 bin 460 TL olan en düşük kamu emekçisi maaşı, Ocak 2026 itibarıyla en az 100 bin TL olacağını tahmin ettiğimiz yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalıdır. Yani yüzde 98 artırılmalıdır. Bu artış oransal olarak tüm kamu emekçilerinin Ocak 2026 maaşlarına yansıtılmalıdır. Kısacası tüm kamu emekçilerinin Temmuz 2025 itibarıyla aldıkları maaşlarının Ocak 2026 itibari ile yüzde 98 artırılmasını talep ediyoruz."
Kamu emekçilerine gerçek refah payı ve adil sosyal haklar talebi
Ayfer Koçak, seyyanen verilen 18 bin 682 TL tutarındaki ödemenin taban aylığa eklenmesini ve emeklilerin maaşlarına da yansıtılmasını talep etti. Koçak, eş yardımının 4 bin TL'ye, çocuk yardımının ise her çocuk için 5 bin TL'ye çıkarılmasını; konut sahibi olmayan kamu emekçilerine ise büyükşehirlerde 13 bin 500 TL, diğer şehirlerde 11 bin TL kira desteği verilmesini istedi.
KESK Eş Genel Başkanı Koçak, kamu emekçilerinin taleplerinin sadece geçici çözümlerle değil, her üç ayda bir yoksulluk sınırı ve ekonomik büyüme oranına göre güncellenen refah payı, gelir vergisinde adalet, emeklilikte eşitlik, tam zamanlı ve anadilinde kamu kreşleri, 30 saatlik çalışma süresi, ulaşım, yemek, yakacak destekleri, 3600 ek gösterge ve tüm kamu emekçilerine eşit sosyal haklarla birlikte insanca yaşam ve güvenceli istihdamla karşılanması gerektiğini vurguladı.
"Bizler halkımıza nitelikli, ulaşılabilir, parasız ve anadilinde kamusal hizmet vermek istiyoruz" diyen Koçak, şu ifadelere yer verdi:
"Özelleştirmelere son verilmesini, kamu yatırımlarının artırılmasını, kamuda istihdamın yeterli hale getirilmesini, kamu kaynaklarının, faiz ve Kamu Özel İşbirliği, Yap İşlet Devret adı altında sermayeye aktarılmasına son verilmesini, vergide adaletin sağlanmasını, dolaylı vergiler düşürülmesini, servet, faiz ve kar gelirlerine tanınan ayrıcalıkların kaldırılmasını, belli bir düzeyin üzerinde serveti olanlara servet vergisi getirilmesini istiyoruz."