Ahmet Özer'e tahliye kararı...Gökhan Günaydın: “Esenyurt'un iradesi, Esenyurt’a geri dönmelidir”

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, tutuklu Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in duruşmasının ardından “Esenyurt’u halen haksız ve hukuksuz bir şekilde 1 kayyum ve 3 memur encümen hükmetmeye devam ediyor. Derhal bu uygulamaya ve bu düzenlemeye son verilmelidir. Esenyurt’un iradesi, Esenyurt’a geri dönmelidir. Elbette bununla da sınırlı kalmayarak, bu örnekte görülmüştür ki ve batıdaki Kürtleri belediye meclis üyesi yapmak şeklinde saçma sapan suçlamalarla insanları tutuklamak, yalnızca o insana eza ve cefa çektirmekle kalmıyor, Türkiye’de adalet ve demokrasi bırakmıyor” dedi.

14 Temmuz 2025 Pazartesi 15:31
Ahmet Özer'e tahliye kararı...Gökhan Günaydın: “Esenyurt'un iradesi, Esenyurt’a geri dönmelidir”

Geçici tedbirle görevden uzaklaştırılan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in duruşmasına katılan CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, duruşma sonrası gazetecilere açıklama yaptı. Günaydın, şunları söyledi:

“Esenyurt Belediye Başkanımız Sevgili Ahmet Özer, tutukluluğunun 258’inci gününde, terör isnadı ile tutuklu bulunduğu davada an itibarıyla tahliye edilmiş bulunuyor. Bu elbette günün iyi haberidir. Ancak şunu gördük ki, 8,5 ayı aşkın bir süredir tutuklu olan bir belediye başkanı var ve bu belediye başkanının tutuklu olduğu davanın hiçbir hukuki temeli yok. 30 Ekim’de gözaltına alınmasının ardından belediyeye kayyum atanmıştı. Bugün mahkeme 6 tanık dinledi. Bu tanıklardan bir tanesi; ‘ben ona 3 bin 600 TL para yolladım çünkü yeğenlerimizin kira parasıydı. Kendisini tanımam’ dedi. Bir başkası, ‘Bir yayın evinde karşılaşmıştık. Benim kitabımı hediye ettim. Hediye kabul etmem dedi. Bana 350 lira kitabın parasını geri gönderdi’ dedi. Biri, ‘Ben onun yeğeniyim, kendisi öz dayımdır. Seçim çalışmaları sırasında, eş, dost, akraba dayanışmaları çerçevesinde topladığımız paraları dayıma gönderdim’ dedi. Sonra 2012, 2014, 2016 yılları arasında -yani 10 yıldan fazla bir süre önce- bir kişiyle yaptığı 74 telefon görüşmesini, bir başkasıyla yaptığı 131 telefon görüşmesini sordular. Onlar da dediler ki, ‘Biz Mersin’de siyaset yapan, sendikalarda çalışan, sivil toplumda çalışan insanlarız. O dönemde Ahmet Hoca Toros Üniversitesi’nin rektör yardımcısıydı. Biz ondan danışmanlık aldık. Onunla fikir alışverişinde bulunduk ve dolayısıyla bu görüşmeler normaldir’.

"İftira atmaya devam eden bir meczubu mahkeme bugün dinledi"

Bunun dışında, CMK uyarınca, asla tanıklık yapmaması gereken bir meczubu da dinledi mahkeme. Oysa hepimiz biliyoruz ki, beş duyuya dayalı bir gözlemi ve bilgisinin olması lazım ve aktaracağı gözlem ve bilginin, adli gerçeğin ortaya çıkmasına katkı sağlaması lazım. Oysa tutuklu bulunduğu yerden, iftira atmaya devam eden bir meczubu da mahkeme bugün dinledi. Şimdi soruyoruz. 30 Ekim’den bu yana Ahmet Özer tutuklu. 30 Ekim’den bu yana Esenyurt Belediyemiz bir kaymakam ve üç memur encümen tarafından yönetiliyor. Oysa bugün görüldü ki, bu davanın hiçbir hukuki temeli yoktur ve bu dava tümüyle çökmüştür. Ahmet Özer’e, ailesine, CHP’ye ve demokrasiye, adalete inanan tüm arkadaşlarımıza hem geçmiş olsun, hem de gözü aydın diliyorum. Ama bu dava üzerinden görmeliyiz ki, yürütülen süreç tümüyle siyasidir. Siyasi konjonktürden adaletin nasıl etkilendiğini bir kere daha görmüş olduk. Ama mesele Ahmet Özer meselesiyle bitmiyor. Esenyurt’u halen haksız ve hukuksuz bir şekilde 1 kayyum ve 3 memur encümen hükmetmeye devam ediyor. Derhal bu uygulamaya ve bu düzenlemeye son verilmelidir. Esenyurt’un iradesi, Esenyurt’a geri dönmelidir. Elbette bununla da sınırlı kalmayarak, bu örnekte görülmüştür ki ve batıdaki Kürtleri belediye meclis üyesi yapmak şeklinde saçma sapan suçlamalarla insanları tutuklamak, yalnızca o insana eza ve cefa çektirmekle kalmıyor, Türkiye’de adalet ve demokrasi bırakmıyor.

"Hücreler boşalacak, Silivri’den Türkiye özgürleşecek"

Biz buradan, onlarca yıldır Silivri’deki kumpas davaların tanığı olmaktan, buralardan yurttaşa seslenmekten artık bıktık, usandık. Tabii şunu da ifade etmek isterim ki; Ergenekon’un, Balyoz’un en yoğun dönemlerinde bile adliyenin karşısında basına ayrılmış izole bölümde sizlerle düşüncelerimizi paylaşırken, bugün orası kapatılmış, bir adım geriye gitsek tarlaya düşeceğiz. Burada basınla görüşlerimizi paylaşmak zorunda kalıyoruz. Türkiye’nin bir an evvel olağan hukuk devleti görünümüne dönmesi, içeride, başta Ekrem İmamoğlu olmak üzere bütün haksız, hukuksuz bir şekilde tutuklu bulunan belediye başkanlarımızın serbest bırakılmasını talep ediyoruz ve Ahmet Özer bugün bu davadan tahliye edildi ama bir başka davadan hakkında verilen yine haksız bir tutuklama kararı ile tahliye kararını almasına rağmen hücresine geri döndü. Hücreler boşalacak, Silivri’den Türkiye özgürleşecek.”

Son Güncelleme: 14.07.2025 16:52
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.