İklim krizi uyarılarına kulaklarını tıkayan hükümetler, tüm çabalarını ve mesailerini şirketlerin karlılıklarını arttırmaya odaklarken ülkeler felaketlere sürükleniyor.

2018 yılında Birleşmiş Milletler hükümetler arası iklim değişikliği komitesi yayınladığı son raporda;

bulgular alarm verici, sert ve yasaklayıcı önlemler alınmazsa  Endüstri Devrimi öncesi döneme göre 2 derecelik sıcaklık artışının milyonlarca kişinin yaşam alanlarının sular altında kalmasına sebep olacağını, insanların  değişen iklim koşulları dolayısıyla yoksulluktan ve kıtlıktan etkileneceği, su sıkıntısının  kaos yaratacak şekilde binlerce canlı türü için tehlike arz edeceği yönünde açıklamalarda bulunuyor iken,

buna karşın küresel ısınma ve iklim değişikliğinin temel nedeni olan karbondioksit salınımına sebep olan sanayi üretimi, ulaşım, ısınma ve doğayı tahrip eden insan davranışlarından kaynaklı faaliyetler artan hız ile devam etmekte.

 ‘’Önümüzdeki birkaç yıl, insanlık tarihindeki önemli yıllar olacak ‘’ demekteyken söylemlerimiz hala pratikte somut politikalara istenilen düzeyde dönüşmüyor.

Birçok rapor yayınlandığı tahmin olmakla birlikte, doğru ya da yanlış demeyip bu raporların bir öncekinden daha fazla bilgi verip vermediğine bakmalıyız.

Nitekim uluslararası bilimsel hâkim görüş, 2 derecelik sıcaklık artışının insan ve diğer canlı yaşamı için olumsuz etkilerini kabul etmektedir. İnsan faaliyetlerinin de iklim üzerinde yıkıcı değişikliklere neden olduğunu biliyoruz.

 Avustralya da bir düşünce kuruluşu 10 yıl içerisinde sıfır karbon emisyonuna geçilmediği takdirde önümüzdeki süreçte insan uygarlığını çok zor şartların beklediğini öngörmektedir. . ( Bkz.  Herkese Bilim Teknoloji Dergisi -sayı 168 - 14 Haziran 2019 sayfa 3)

Bugün ise görüyoruz ki; karbon bağımlısı Avustralya yöneticileri alevlerle başa çıkmaya çalışıyor.

Doğa yangınlarının sıcaklık artışı, yüksek basınç, düşük nem, düşük yağış ve sert rüzgâr koşullarının birleşmesiyle ortaya çıktığına dikkati çeken araştırmacılar, insan müdahalesinin yarattığı küresel ısınmanın bu koşulları artırdığını da vurguluyor.

Şimdiye kadar meydana gelen yangılarda binlerce bina kül oldu, kasabalar boşaltıldı ve milyonlarca canlı türü hayatını kaybederken, Koala nüfusunun %30’a yakını yok oldu.

Şirketlerin karlılığı adına değil, aynı gökyüzü altında yaşadığımız tüm insanlık için çabalamalıyız. Şirketler insanların ve gezegenin yanmasını umursamıyorlar, onlar sadece kendi güçlerini umursuyorlar.

Tüm dünya hükümetleri ve parlamentoları ve yerel politikacıları iklim eylemi tedbirleri için harekete geçmeli, fosil yakıtlara dayalı ekonomik büyüme hedefleri yerine, insan ihtiyaçlarını ve toplum sağlığını önceleyen tercihleri öne çıkarmalıdırlar.

İklim değişikliği artık çok uzak bir gelecekle ilgili değil, gezegenimiz ve yaşamımız küresel iklim krizi nedeniyle tehdit altında, gelecek nesillerin ve çocuklarımızın gezegen üzerindeki yaşam koşullarının devam edebilmesi için küresel çapta çözümler üretmek zorundayız.

Yeni bir yılda yeni bir yol çizme cesaretini göstermeliyiz...

Nermin Yıldırım Kara

İskenderun Çevre Koruma Derneği Başkanı

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner15