DEMİRÖREN 40 MİLYAR LİRA KREDİ BORCUNU ÖDEMİYOR
Orhan Sümer, Sayıştay’ın son raporlarında yer alan Ziraat Bankası'nın milyarlarca liralık
batık kredileri ve geri ödenmeyen borçlarla karşı karşıya olması durumunu değerlendirdi.
Orhan Sümer, "Ziraat Bankası’nın halkın parasını koruma sorumluluğu varken, Demirören
Grubu'nun borçlarını ödememesi, devlete ve millete büyük bir zarar vermektedir" dedi.
Sümer, bu durumun Ziraat Bankası'nın mali yapısını ve kamu kaynaklarını ciddi şekilde tehdit
ettiğini belirterek, "Bu kredilerin bir an önce geri ödenmesi için gerekli adımlar atılmalıdır.
Bu konuda sorumluluk taşıyan tüm yetkililer hesap vermelidir" Yıllardır dile getiriyoruz
ancak yüzleri dahi kızarmıyor. Demirören grubuna verilen krediler ve riskli mali alacaklar
hesabı 40 Milyar Lirayı geçmiş durumda. Tahsil edilmezse bankacılık sistemini zora sokacağı
Sayıştay tarafından dile getiriliyor. Ancak hiçbir yetkili sorumluluk almıyor” Dedi.
SADECE ADANA 523 MİLYON BATIK KREDİ
Orhan Sümer, “Sayış raporlarında Ziraat Bankası’na ait batık kredilerin miktarının giderek
arttığı, geri ödeme oranlarının düşük olduğu ve bu durumun bankanın finansal sağlığını
tehlikeye attığı vurgulandı. Sümer, bankanın zararının, halkın vergileriyle karşılanmaması
gerektiğini dile getirerek, hükümetin bu konuda acil önlemler alması gerektiğini belirtti.
2019 yılında Adana Ziraat Bankası şubesinden verildiğini geri geri ödenmediğini tespit
ettiğimiz kredi tutarı o zaman 321 Milyon liraydı. Aradan geçen zamanda 523 Milyon lira
oldu ve halen tahsil edilemiyor. Fakat sadece çiftçiyseniz traktörünüze haciz gelebilir. İşte 23
yıllık AKP İktidarının özeti budur” Dedi.
KAMU BANKALARI YANDAŞ FİRMALARA SPONSOR ŞİRKETİNE DÖNMÜŞ
Orhan Sümer, "Devlet bankaları halkın çıkarlarını korumak için vardır. Herkesin eşit ve adil
bir şekilde hizmet alması gerektiği bir dönemde, devletin kaynakları sadece büyük şirketlerin
kurtarılmasına harcanamaz" “Öyle bir düzen düşünün ki Sayıştay’ın batık ya da geri
ödenemiyor dediği tüm kredilerin arkasında siyasi bağlantılar var. Yazıktır Günahtır.
Vatandaşa gelince maaşından, kefiline kadar istemedikleri evrak kalmayan Bankacılık sistemi
yandaşa kredi vermeye gelince ipotek dahi almadan milyonlarca lira kredi vermiş. Burada art
niyet açıkça belli oluyor” Dedi
Son olarak Orhan Sümer, bu tür uygulamaların sürdürülebilir olamayacağını ve kamu
kaynaklarının doğru yönetilmesi gerektiğini vurgulayarak, hükümeti daha şeffaf bir finansal
yönetim anlayışına davet etti.
Aksi takdirde Türkiye’de yaşanan bu ekonomik kriz vatandaşın omzuna yüklenen bu
zorluklarla sonuca ermeyecektir. Sadece yandaşlara dağıtılan ve batık kredi durumuna düşen
krediler toplansa vatandaş rahat edecektir” Dedi
