Gülcan Kış, yaptığı yazılı açıklamada, üniversite öğrencilerinin yaşadığı barınma krizine dikkat çekerek, özellikle büyükşehirlerdeki fahiş kira ve yurt fiyatlarının öğrencileri çaresiz bıraktığını belirtti.
Özel yurtlarda 6 kişilik odaların 12 bin TL’den, tek kişilik odaların ise 40 bin TL’ye kadar yükseldiğini ifade eden Kış, öğrenci semtlerindeki kiraların 17 bin TL’den başladığını, barınma, faturalar, yemek ve ulaşım giderleriyle birlikte bir öğrencinin aylık yaşam maliyetinin 25 bin TL ile 60 bin TL arasında değiştiğini aktardı.
Gülcan Kış, "Bir asgari ücretli ailenin tek bir çocuğunu okutabilmesi artık neredeyse imkânsız hale geldi. Bu tablo, eğitim hakkının değil, paranın belirleyici olduğu bir düzeni ortaya koyuyor" değerledirmesini yaptı.
''Gençler hayal ettiği bölümü değil, paralarının yettiği şehiri yazıyor''
Barınma krizinin öğrencilerin üniversite tercihlerini doğrudan etkilediğine dikkati çeken Kış, şöyle devam etti:
"Hayalini kurduğu bölümü kazanmasına rağmen Ankara, İstanbul, İzmir, Mersin gibi büyükşehirlerde okuyamayan binlerce gencimiz var. Çünkü barınma maliyetleri uçmuş durumda. Gençler, istedikleri bölümü değil; okurken geçinebilecekleri şehirlerdeki üniversiteleri tercih etmek zorunda kalıyor. Bu, fırsat eşitliğini yok eden bir tablo. ÖSYM verilerine göre, son yıllarda yerleştiği halde kayıt yaptıramayan öğrenci sayısında ciddi artış yaşandı. Bu durum, ülkenin gençlerini hayallerinden koparıyor, eğitim hakkını ekonomik bariyerlerle sınırlıyor."
"Belediyelerimiz, öğrenci yurtları açarak gençlerimize nefes oldu. İktidar bundan rahatsız oldu"
CHP Milletvekili Gülcan Kış, 2019 yerel seçimlerinin ardından CHP’li büyükşehir belediyelerinin barınma sorununa sosyal belediyecilik anlayışıyla çözüm ürettiğini anımsatarak, şu ifadeleri kullandı:
“İstanbul, Ankara, İzmir, Adana ve Mersin başta olmak üzere birçok büyükşehirde belediyelerimiz, kendi imkanlarıyla öğrenci yurtları açarak gençlerimize nefes oldu. On binlerce öğrenci yüksek kira yükünden kurtuldu, güvenli ve uygun fiyatlı barınma imkanına kavuştu. Belediyelerimiz bu konuda çok önemli bir sosyal hizmet sundu. Ancak CHP’li belediyelerin bu başarıları iktidarı rahatsız etti. AKP ve MHP’nin oylarıyla TBMM’de kabul edilen yasa ile belediyelerin yurt açma ve ruhsat verme yetkisinin ellerinden alındı. CHP’li belediyeler öğrenciler için çözüm ürettikçe iktidar bundan rahatsız oldu. Yetkileri siyasi bir hamleyle Milli Eğitim Bakanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı’na devrettiler. Artık belediyeler, bakanlıktan izin almadan öğrenci yurdu açamayacak. Öğrencilerin barınma sorununa çözüm üretmek yerine, belediyelerin başarısını engellemeyi tercih ettiler. Bu öğrencinin değil, siyasetin tercih edildiği bir karardır. Gençlerimizi bu siyasi hesaplara kurban etmeyeceğiz. CHP olarak hem Meclis’te hem sahada öğrencilerimizin yanında olacağız. Belediyelerimizin sunduğu tüm imkanların önüne koyulan siyasi engelleri kaldırana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.
KYK yurt kapasiteleri hızla artırılmalı. Özel yurt ücretlerine üst sınır getirilmeli. Belediyelere yeniden yurt açma ve işletme yetkisi verilmeli. Barınma hakkı piyasanın insafına değil, sosyal devlet anlayışına bırakılmalı. Öğrencilerimizi bu çaresizlikte yalnız bırakmayacağız. CHP olarak gençlerimizin geleceğini savunmaya devam edeceğiz.''