Sakarya'nın Hendek ilçesinde bulunan Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası'nda, 3 Temmuz 2020’de meydana gelen patlamada 7 işçi hayatını kaybetti, 127 kişi ise yaralandı.
Yargıtay 12. Ceza Dairesi, davada önemli bir karara imza atarak tutuklu sanık ve fabrika sahibi Yaşar Coşkun hakkında "bilinçli taksirle öldürme" suçundan verilen mahkumiyet kararını bozdu. Yüksek Mahkeme, Coşkun'un "olası kastla öldürme" suçundan yargılanması gerektiğine hükmetti. Diğer sanıklar hakkında ise verilen cezaların yetersiz olduğu gerekçesiyle bozma kararı verildi.
Yeniden görülmeye başlanan davanın karar duruşması Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı. Mahkeme, ilk kararında direndi ve fabrika sahibi Yaşar Coşkun’un 15 milyon lira güvence bedeli yatırması ve ev hapsine alınması şartıyla tahliyesine karar verdi.
Ne olmuştu?
Hendek'teki patlamada 7 kişi hayatını kaybederken, 127 kişi de yaralanmıştı. Patlamaya ilişkin gözaltına alınan ve aralarında fabrika sahibinin de bulunduğu 5 şüpheli tutuklanmış, daha sonra 4 kişi tahliye edilmişti.
Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, 28 Şubat 2022'de görülen karar duruşmasında, "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan sanıklar fabrika sahipleri Yaşar Coşkun ve Ali Rıza Ergenç Coşkun'a 16 yıl 3'er ay, Hasan Ali Velioğlu'nu ise 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. "Taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan tutuksuz yargılanan ustabaşı Erşan Öztürk, sorumlu müdür Asiye Angın, iş güvenliği uzmanı Aslı Düzgün ve Ahmet Çağırıcı ise 6 yıl 8'er ay hapis cezası almıştı.
Yargıtay 12. Ceza Dairesi, fabrika sahiplerinden Ali Rıza Ergenç Coşkun'a verilen hapis cezasını onamış, Yaşar Coşkun hakkındaki kararı ise eylemin "olası kastla öldürme" ve "olası kastla yaralama" kapsamında değerlendirilmesi gerekirken mevcut delil durumuna uygun düşmeyen yetersiz gerekçelerle "bilinçli taksirle öldürme" suçundan hüküm kurularak suç vasfında yanılgıya düşülmesi sebebiyle bozmuştu.
Yargıtay, sanık Hasan Ali Velioğlu hakkındaki kararı orantılılık ilkesine aykırı şekilde az ceza tayin edilmesi, sanıklar Asiye Angın, Ahmet Çağırıcı, Erşan Öztürk ve Aslı Düzgün hakkındaki hükmü ise yetersiz gerekçelerle "basit taksirle öldürme" suçundan hükümler kurularak suç vasfında yanılgıya düşülmesi nedeniyle hukuka uygun bulmamıştı.